Catch Me If You Can " Şirince "

Dünya'nın sonu gelse yaprak kıpırdamayacağına inanılan minik Ege köyü Şirince. 2012'de dünyanın sonu geliyor koşun Şirinceye denmeden önce ben pek adını duymamıştım.2012'den sonra da zaten hep deniz kenarında minik bir köy olduğunu düşünmüştüm taa ki bu yaza kadar.Çeşme'den Antalya'ya giderken yol üstünde ki görebilceğimiz güzel yerleri görmek istedik ve yarım günümüzü Şirince de geçirdik.

Yaylaya çıkıyormuş gibi hissetmiştim açıkçası çünkü baya dağ başı :) Ağustosta gittiğim için tabi ki aşırı sıcaktı tartışmasız. Aynı zamanda inanılmaz kalabalıktı.Tamam tatlı bir kasaba ama böyle mutlaka görün diyeceğim bir yerde değil. Sonuçta tüm Ege kasabaları gibi şirin minik bir köy. Bu kadar ünlü olması tamamen marketing ve popüler kültür ürünü haline gelmesinden . Yakınlarda iseniz gidin görün tabi :) Minik minik evler daracık sokakları var. İki tane kilise bulunuyor. Baya harap durumdalar ama korunmaya çalışılıyor artık.

Ben ayağımda sandeletlerle gittim o yüzden yürümek çok zordu :) Yokuşlardan inerken aman düşmiyim diye garip garip hareketler yaptım :) Gezerken dışarı da güneş ile pişen reçeller gördüm.Onlar baya dikkatimi çekti , o yüzden büssürü reçel aldım . Damla sakız'ı reçelini şu an yaptığım tatlılarda bile kullanıyorum.Çok güzel ve yoğun aroması var.

St. Demetrius Kilisesi en uç noktasıydı sanırım Şirincenin , güzel esiyordu valla soluklanmak için birebir :) Ordan aşağıya inerken Değirmen Boğazı Şaraplarından meyve şarapları aldım.Hepsinin tadına bakabiliyorsunuz.Sıcakta soğuk şarapları tatmak çok iyi geliyor ama çokta abartmayın, çarpmasın :) Ben en çok böğürtlen şarabının tadını beğendim..

Buradan aldığım zeytinyağının kokusu , tadı inanılmaz güzeldi.. Artık bitirdim gerçi ama telefon edip kargoyla isteyebiliyorsunuz gönderiyorlar.

St. Demetrius Kilisesine çıkarken sağlı sollu minik dükkanlar görüceksiniz, hediyelik güzel eşyalar satılıyor.Her şeyin sabununu yapmışlar hepsininde başka bir amacı var. (Sivilcelere,lekelere,yaralara,saç için..)

İkinci kilise St. John The Baptist Kilisesi ise daha bakımlıydı.. Avlusunda bir tane küçük çeşme var. Aşk çeşmesi gibi oraya da madeni para atıp dilek dileyebilirsiniz. :)

O kadar gezdin yemek yedin mi hayatta inanmayız derseniz taaabiki yedim :D Cici Şirince Mutfağın'da mantı yedim. Şu an bu yazıyı yazarken ağzım sulandı. Tahmin edersiniz ki hepsi el yapımıydı , o yüzden inanılmaz lezzetliydi..Mevsim sebzelerinden kızartmanında tadı güzeldi. Size tavsiye edebileceğim şirince turu bu yönde.. Yaz gelsin yeni minik Ege köyleri keşfedelim..

#şirince #gezi #ege